8 Ekim 2018 Pazartesi

Memorial Hastahanelerinde organ kaçakçılığı iddiaları (18) | "Sıkıntı etmeyin, bir şey çıkmaz" | Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, mehmet fahri sertkaya, içimizdeki israil, turgut aydın, recep tayyip erdoğan, içimizdeki israil, memorial, hastahane, organ kaçakçılığı, skandal, siyonizm, masonlar,

İsmini şimdilik vermeyeceğim. Moralimi çok bozdular ama ben sinirlenmeyeceğim.

Çünkü geri adım atıp atmayacaklarını, hukuki işlemler başlatıp başlatmadıklarını gözlemleyeceğim. Aralarından hangi büyük başları kaldırıyorlar, yok ediyorlar, hangi kuruluşlarını tasfiye ediyorlar da bu pisliği temizliyorlar, bu benim problemim değil. Ben gözlüyorum, hukukun icabı yapılmazsa, bunca paylaşıma hala savcılar, hakimler, koca devlet sistemi tepkisiz kalırsa, ben neler yapacağımı biliyorum. Sürekli daha da sertleşeceğim. Sustuklarımı konuşacağım. En tepedeki ecnebi ve yedi kişilik yönetici ekip "Sıkıntı etmeyin, bir şey çıkmaz" demiş. Öyle miymiş, değil miymiş bir test edeceğim. Hep beraber göreceğiz bir şey çıkıp çıkmayacağını.
Şimdilik isimsiz geçiyorum. Bir büyük şehirde bir hastahaneleri daha var. İnsan parçalama yok orada ama yasa dışı ve insanlık dışı şekilde elde edilen organların, yasa dışı nakil ameliyatları yapılıyor o binada... Ayrıca aynı binada insanlar üzerinde deneyler de yapıyorlar. İnsan beyni ile alakalı deneyler bunlar... Genç insanların beyinleri açılıp bakılıyor. Bunlar uyanık değiller, kendilerinde değiller. Sersemleştirilmiş gibiler. Zihin kontrolü, zihinle eşyaların kontrolü, fantasik bilim kurgulardaki gibi bir süper bir beyin gibi şeylerin peşindeler. Beyin operasyonlarına ilk başta sadece hastahanedeki ihtiyar ve ölmesi beklenen hastalar üzerinde başlamışlar, sonra yöntemi değiştirmişler. Beyni, daha çok alış veriş yapan, daha çok etkilenen, ölçen ve etkileyen tarza getirmek niyetindelermiş. Bunu büyük bir iş görüp zaten bol bol bedava insan bedeni bulduklarından, Hindistan'dan ve Pakistan'dan kandırılarak getirilen gençleri tecih ederek, kafa tasının açıldığı bu beyin operasyonlarını onlar üzerinde denemişler, deniyorlarmış.

Bir süre sonra, değersiz bir atık gibi gördükleri bu masum ve kandırılmış ve zulmedilmiş, iradeleri çalınmış gençleri isteyerek öldürüyorlarmış. Bunların organları sağlıklı olduğu için öldürülmelerinden sonra iç organlarını ve işe yarar parçalarını alıyorlarmış. Cesetleri ise sonunda kül olana kadar yakıyorlarmış. Bunların öldürülmesi, organlarının alınması ve kalan artıklarının yakılıp yok edilmesi işi, bu büyük şehirdeki büyük hastahanelerine bağlı olarak faaliyet gösteren ve ondan biraz uzakta bulunan nispeten epeyi küçük bir binada yapılıyormuş.
 
Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

BU YAYINIMIZI SOSYAL AĞLARDA PAYLAŞMAYIN, çünkü CIA SANSÜRLEYECEK ve kimse görmeyecek.

Bizi, gerçek sahibi CIA olan Facebook başta olmak üzere, Amerikan sosyal ağlarının  ve video kanallarının hiçbirinde sağlıklı/sansürsüz/özgür bir şekilde takip edemezsiniz. Senelerdir sansürleniyoruz ve bunu yüzlerce somut teknik delil ile, ayrıca binlerce kişinin şahitliği ile ispat edebiliyoruz. Buradaki yayınlarımızı/videolarımızı da Amerikan sosyal ağları üzerinden yaymayı başaramazsınız.

BİZİ TELEGRAM GRUBUMUZDAN TAKİP ETMELİSİNİZ

Paylaşımlarımızı anında görüp takip etmenin tek sağlıklı yolu Telegram grubumuza üye olmanızdır. WhatsApp'ın da gerçek sahibi CIA'dır ve Telegram, WhatsApp'ın alternatifi olan bir yazılımdır, bize has ve tarafımızdan üretilen bir yazılım değildir. Dünyada, onlarca devlette yüz milyonlarca kişi tarafından güvenle kullanılır. Güncel paylaşımlarımızdan anında haberdar olmak için www.telegram.org adresinden, kullandığınız cihaza uygun olan bir uygulamasını kurup, şuradaki Telegram kanalımıza takipçi olabilirsiniz: http://www.t.me/AkademiDergisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Bu güne değin en çok tıklanılanlar